Keşfet

Frankfurt, 1963: Bu sıralarda Lehçe konusunda yetenekli bir tercüman olan genç Eva Bruhns (Katharina Stark), Deutsches Haus restoranını işleten anne ve babasıyla (Anke Engelke ve Hans-Jochen Wagner) birlikte yaşıyor. ailesi, Evanın yakın zamanda zengin nişanlısı Jürgen Schoormann (Thomas Prenn) ile evlenmesini beklemektedir.Fakat daha sonra Eva, bir ceza davasında mahkeme tercümanı olarak yardım etmek üzere beklenmedik bir talep alır.Eski SS subayları konsantrasyon cezasına çarptırıldığı için bu dava tarihi bir öneme sahiptir. Eva, Auschwitz suçlarından dolayı kamp kurar.Eva, burayı daha önce hiç duymamış olsa da, içsel bir zorunluluk hisseder ve tüm direnişlere rağmen görevi kabul eder.Eva, mahkemede tercüman olarak çalıştığı sırada yavaş yavaş olayın tüm boyutlarının farkına varır. Bir toplama kampındaki Nazi zulmü. Bu deneyim, kendisini çevreleyen görünürdeki normalliğin ikiyüzlü cephesini sorgulamasına neden olur. Bütün bir neslin suçlarının, acılarının ve suçluluk duygularının sessiz tutulduğunun ve bastırıldığının bilincindedir. Korkusuz ve acımasız Eva karanlık gerçeklerle ve kendi ailesiyle ve kendi geçmişiyle yakından bağlantılı sırlarla yüzleşir.

Razan (Summer Shesha), Suudi kökenli olmasına rağmen ergenlik çağındaki kızıyla birlikte Birleşik Krallıkta yaşayan ve modern bir hayat süren genç bir annedir. Ramazan ayında, akrabalarıyla birlikte Ramazan Bayramını kutlamak için eski memleketlerindeki ailesini ziyaret etmeye karar verir. Razanın aslında harika bir haberi var çünkü nişanlısı Sameer (Hamza Haq) ile evlenmeyi planlıyor ama ailesinin şu ana kadar onun tarafında yeni bir adam olduğundan haberi yok. Muhafazakar akrabaları bu haberi nasıl karşılayacak? Razan, Sameerin yarı Pakistanlı olarak onaylanacağına dair büyük umutlar beslese de onun yakın zamanda aile kutlamasını bozacağını hayal edemiyor. Sameer beklenmedik bir şekilde kutlamalara katılır ve hemen onur konuğu seçilir. Bu işe yarayabilir mi?

Anneler Gününde düzenlenen bir polis operasyonu sırasında Rita (Tatiana Tibúrcio) ve Ednanın kaderleri bir trajediyle iç içe geçer. Rita, 11 yaşındaki oğlu Sushiyi Rionun bir mahallesindeki polis şiddeti nedeniyle kaybederken Edna, çocuğu öldüren polis memuru Digãonun annesidir. İkili, adalet ve tazminat mücadelesini üstleniyor ve polis yolsuzluğuyla ve adalet sisteminin yavaş temposuyla uğraşmak zorunda kalıyor. Öte yandan sanatçı Sinistro, Maré topluluğuyla birlikte adalet mücadelesinde Ritayı destekliyor. Sanatçı Marcelo D2nin aynı isimli yedinci albümünden ve aynı isimli orta metrajlı filmden uyarlanan Amar é para os Fortes dizisi, Rio de Janeirodaki polis şiddetini kınamakta ve iki siyah ailenin gündelik yaşamlarını konu almaktadır. Keder ve adaletsizlikle başa çıkmak için, ancak tarihin sayfalarında zıt yönlerde.

Alexis (Alexis Arroyo), görme bozukluğu nedeniyle çiğ yumurta muamelesi görmekten bıkmıştır. Babası aşırı korumacıdır ve oğlunun kendi ayakları üzerinde durabileceğine güvenmez. Alexisin büyük hayalleri var: Başarılı bir komedyen olmak istiyor. Hayaline bir adım daha yaklaşmak için daha fazla fırsatın olduğu Mexico Cityye taşınmaya karar verir. Ancak yalnız değildir: Serebral palsi hastası olan en yakın arkadaşı Charlie ona eşlik eder ve kısa sürede onun menajeri olur. İkisi birlikte hedeflerinin peşinde koşuyor ve toplum önlerine engeller çıkarsa bile engelli insanların kendi başarı öykülerini yazabileceklerini kanıtlamak istiyor. Alexis performanslarına başlıyor ve kısa sürede seyircilerin kalbini kazanıyor çünkü kör bir adamın hayatın ciddi konularını bu kadar esprili bir şekilde ele alabileceğini kimse beklemiyor. Alexis Ojitos de Huevo (çeviri: Egg-Eyes), memleketi Meksikada büyük popülerliğe sahip kör bir komedyendir.

Malu (Lara Tremouroux), Luiz (Filipe Bragança), Bruno (Ronald Sotto), Marcos (João Oliveira), Eric (Michel Joelsas), Ana (Luana Nastas) ve Inês (Juliana Gerais) aynı spor kulübündeki arkadaşlar ve sporculardır . Erkek sutopu takımının zaferini kutlamak için, son tatillerini Malunun ebeveynlerinin uzak bir sahil cennetindeki evinde birlikte geçirmeye karar verirler. Ancak beklentilerinin aksine hiçbir şey planladıkları gibi gitmez. Tatil bol miktarda parti, içki ve eğlenceyle başlar, ancak yavaş yavaş grubun ilişkilerini yıpratan bir çatışmalar karmaşasına dönüşür.

Polisiye gerilim serisinin Avustralyada geçecek ilk uluslararası yan ürünü. Avustralya Donanmasının karıştığı suçları araştırmaktan sorumlu özel ajanların günlük hayatı. NCIS serisinin dördüncü yan ürünü.